Grip salgını korkutuyor! Vakalarda büyük artış

Manisa Tabip Odası tarafından yapılan açıklamada, ülkede grip, Covid-19 ve diğer solunum yolu hastalıklarında artış yaşandığına dikkat çekildi.

Hastanelere solunum yolu viral enfeksiyon şikayeti ile başvuran hasta sayısında ciddi bir artış olduğu bu artışın yoğun bakımda takip edilen hasta sayısını arttırdığı belirtildi. Uzmanlar "Şuan birbirinden farklı çok sayıda virüs dolaşımda" diye uyardı. Son dönemde hastanelere solunum yolu viral enfeksiyon şikayeti ile başvuran hasta sayısında ciddi bir artış olduğu bu artışın yoğun bakımda takip edilen hasta sayısını arttırdığı belirtildi.  Manisa Tabip Odası tarafından bugün yapılan açıklamada, Covid-19 pandemisinin ülkede büyük bir yıkıma neden olduğu ve binlerce kişinin yaşamını yitirdiği hatırlatıldı. Açıklamada, pandeminin başlamasının üzerinden 3,5 yıl geçmesine rağmen, Covid-19'un hala görülmeye devam ettiği ve diğer solunum yolu hastalıklarının etkilerinin sürdüğü vurgulandı. Özellikle Aralık ayı ortasından itibaren üst solunum yolu enfeksiyonu belirtileriyle aile hekimlerine ve hastanelerin acil servislerine başvurularda artış yaşandığı ifade edilen açıklamada, hastalığın etkenlerinin genellikle influenza A (H1N1), influenza A (H3N2), Rhinovirus, RSV ve bu yıl çocuklarda daha sık görülen mycoplasma pneumoniae olduğu belirtildi. Manisa Tabip Odası Yönetim Kurulu Adına açıklama yapan Genel Sekreter Uzm.Dr.Sevil Sapmaz Karabağ'ın açıklaması şu şekilde Bilindiği gibi 2020 yılında başlayan Covid 19 pandemisinde ülkemizde büyük bir yıkım yaşandı. Binlerce kişi yaşamını yitirdi.Pandeminin başlanmasının üstünden 3,5 yıl geçti. Covid 19 virusu halen görülmeye devam ediyor. Bunun yanısıra mevsimsel grip virusu ve solunum yolu hastalığı yapan diğer viruslar da etkisini sürdürmekte.Aralık ayı ortasından itibaren özellikle aile hekimlerine ve hastanelerin acil servislerine üst solunum yolu efeksiyonu bulguları (ateş, halsizlik, öksürük, kas eklem ağrısı, boğaz ağrısı, ishal vb ) ile başvurularda artış yaşanmaktadır.Hastalık etkenleri en sık domuz gribi olarak bilinen influenza A (H1N1) diğer grip etkeni influenza A (H3N2) Rhinovirus ve RSV olarak bilinen solunum yolu virusları ve bu yıl çocuklarda daha sık görülen mycoplasma pneumoniae dır. Kreşler, okullar ve kapalı alanlarda hastalıkların yayılması, kişiden kişiye bulaşının kolay olması nedeni ile hasta sayısı artmaktadır. Dolayısıyla aile hekimlerine ve hastane acillerine başvuru artması, hastalara ayrılan süre daha da kısalması, kapalı ortamlarda beklenmesi ile bulaşın artması, sonuç olarak sağlık personelinin sağlık hizmeti sunumunda zorluk yaşamasına neden olmaktadır. Açıklamada, kapalı alanlarda hastalıkların yayılmasının kolaylığı ve kişiden kişiye bulaşın hızı nedeniyle hasta sayısında artış yaşandığına dikkat çekilerek, bu durumun aile hekimlerine ve hastane acillerine başvuruları artırdığı ve sağlık personelinin hizmet sunumunu zorlaştırdığı ifade edildi. Hastalıkların tanısında yaşanan sorunlara da değinilen açıklamada, aile hekimlerinde test kitlerinin olmaması, hastanelerde test kitlerinin yetersizliği ve güncel olmaması nedeniyle ayrıcı tanı yapılamadığı ve hastaların izolasyonunun sağlanamadığı belirtildi. Ayrıca, Sağlık Bakanlığı tarafından güncel bilgilerin paylaşılmamasının toplumda ne kadar yaygın olduğunu bilinmezliği artırdığına vurgu yapıldı. Açıklamada, özellikle risk grupları olarak adlandırılan 65 yaş üstü, kronik hastalığı olanlar ve gebelerin grip aşılarını yaptırmalarının önemine vurgu yapılırken, bulaş zincirinin kırılması için alınması gereken koruyucu önlemlere dikkat çekildi. Bu önlemler arasında hasta çocukların okula gönderilmemesi, kapalı kalabalık yerlerde maske takılması, el hijyenine dikkat edilmesi gibi tedbirler sıralandı. Açıklamanın sonunda Türk Tabipleri Birliği, doğru salgın yönetimi ve bilinçli toplum katılımıyla salgınların en az zararla atlatılabileceğini belirtti. Kamu yetkililerine, özellikle toplu taşıma gibi kapalı ve dar alanlarda maske takılması konusunda uyarı ve bilgilendirme yapma çağrısı yapıldı. Salgının sönümlenmediği sürece toplumun ve sağlık çalışanlarının sağlığının tehlikede olduğuna vurgu yaparak, bilimsel önlemlerin alınmasının önemine dikkat çekildi.