Başkan Aksoy'dan üzüm üreticilerine çok önemli uyarılar!

Salihli Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Yetiş Aksoy, hasadı başlayan üzümde üreticilere önemli uyarılarda bulundu.

Salihli Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Yetiş Aksoy,  yetiştirdiği ürününü sofralık veya kurutmalık olarak değerlendirecek üreticileri erken hasat, üzüm çuvallarına getirilen standart,  “Kuru üzümde Okratoksin-a ve hasat dönemi mantar gibi türeyen dolandırıcılara karşı dikkat etmeleri konusunda uyarılarda bulundu. Salihli ve yöresinde sofralık ve kurutmalık olarak değerlendirilen çekirdeksiz sultaniye üzüm hasadı başladı. Salihli Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Yetiş Aksoy üreticilere,  yetiştirdiği ürününü sofralık veya kurutmalık olarak değerlendirecek üreticileri erken hasat, üzüm çuvallarına getirilen standart,  “Kuru üzümde Okratoksin-a ve hasat dönemi mantar gibi türeyen dolandırıcılara karşı dikkat etmeleri konusunda uyarılarda bulundu.  “Üzüm için şıradaki şeker miktarı % 22-23'e ulaştığında hasat zamanı gelmiş demektir” Salihli Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Yetiş Aksoy yaptığı açıklamada ;  “Çekirdeksiz üzümde, hasat zamanı çok önemlidir. Özellikle kurutmalık olarak değerlendirilen üzümün kesilmesine karar vermek için şırada ki şeker miktarı saptanır. Yani Kurutmalık çekirdeksiz üzüm için şıradaki şeker miktarı % 22-23'e ulaştığında hasat zamanı gelmiş demektir. Üzümler olgunlaşmadan kesilirse tanede henüz yeteri kadar şeker birikmesi olmadığından kuru üzümün verimi ve kalitesi düşük olur. Örneğin erken hasatta 6 kg yeşil üzümden 1 kg kuru üzüm alınırken zamanında yapılan hasatta 4 kg yeşil üzümden 1 kg kuru üzüm alınmaktadır.  Ayrıca üreticilerin gıda güvenliğine uyumlu ilaç kalıntısı olmadan üretim yapmaları için aldıkları zirai ilaçları ruhsatlarındaki bekleme süresine uyarak hasat etmelerini önem arz etmektedir. Üzüm fiyatlarında 10 kuruşun dahi önemli olduğu bu zamanda erken ve kalıntılı ürünü hasat etmekten kaçınalım. Bu hem sizlerin, hem de ülkemizin menfaatinedir” dedi. “Üzüm çuvallarında belirli standartları unutmayın” Üreticileri, üzüm çuvalı standartlarına uyması gerektiğini belirten Aksoy, “Üzümde erken hasat ve ilaç kalıntısı ve üzümün kalitesi ve verimi önemli. İhracatçı firmalarımız kullanılacak çuvalların belirli standartlarda olması gerektiğini açıkladılar. İhracatçı firmaların üretim hatlarındaki makineler yüksek teknolojiye sahip olmalarına rağmen.  Kullanılan eski, yıpranmış çuval iplerinin yol açtığı küçük kopmuş çuval parçacıklarını ayırmakta makineler yetersiz kalmaktadır. Kaçan bir küçük çuval parçacığı yurtdışındaki müşteriler tarafından tüm üzüm sektöründeki işletmelere şikâyet olarak geri dönmektedir. Buda Türk üzümünün kalite algısını etkilemektedir. Bu sebeplerle alımı yapılacak Çekirdeksiz Kuru üzüm çuvallarına belirli standartlar getirmişlerdir. Bu çuvalların 60x90 ebatlarında UV katkılı, sıkı dokunmuş birinci sınıf hammaddeden üretilmiş ve 110-125 gr ağırlığı olması gerekmektedir. (Tariş'in kullandığı çuvallardan olacak) İhracatçı firmalar yeni sezonda eski, yıpranmış ve yem çuvallarına dolumu yapılmış üzümleri işletmelerine kesinlikle kabul etmeyeceklerini ifade ettiler. Üreticilerimizin bir yıl boyunca zorlu şartlar altında emek vererek yetiştirdikleri üzümlerini satarken mağduriyet yaşamamaları için bu konuya önem vermeleri gerekmektedir.” diyerek üzüm üreticilerini ve tüccarları uyardı. “Kuru üzümde Okratoksin-A uyarısı” Üzümünü kurutulmuş olarak değerlendirecek olan üreticilere ”Attığınız ilacın etiketinde yazan bekleme süresi dolmadan üzümünüzü hasat etmeyin. Okratoksin-A oluşumunu önlemek için, hasatta ve sergide çürük, hasarlı ve küflü üzümleri sağlamlardan ayırın. Kuruttuğunuz üzümleri mutlaka savurarak çöplerinden ayırınız” uyarısında bulunan Aksoy,” Kaliteli kuru üzüm elde edebilmek için olduğu kadar, Okratoksin-A oluşumunun önlenmesi için de iyi tarım uygulamalarının esas olduğu bir gerçektir. Bağda üretimden itibaren Okratoksin A'nın oluşumuna fırsat vermemek en önemli çözümdür. Bağ topraklarında bulunan bu küfler, üzüm tanesinde yerleşip gelişebilmek için tanenin üzerinde delik veya çatlak şeklinde açık yara yerlerine ihtiyaç duyar. Bu nedenle tanenin delinmesi ve çatlamasını en aza indirecek, Okratoksin-A oluşma riskini azaltacak yetiştiricilik uygulamaları benimsenmelidir. Bağ tesisi, budama, toprak işleme, gübreleme, sulama, hormon uygulamasının uygun şekilde yapılması ve hastalık ve zararlılarla mücadele edilmesi ile Okratoksin-A oluşumu ve bulaşması engellenebilir. Uygun şartlarda hasat ve kurutma yapılmalıdır. Çürük, küflü salkımlar hasat sırasında ayrılmalı, öncelikle sağlıklı salkımların hasadı tamamlanmalıdır. Sağlam tanelerle küflü, çürük taneler birlikte kurutulmamalıdır. Çürüklü küflü salkımlar sağlıklı salkımlarla birlikte bandırılmamalı, sergide birlikte serilmemelidir. Bozuk salkımlar daha önceden ayrılmalıdır, ayrılmamış ise böyle salkımlar görüldüğü her yerde uzaklaştırılmalıdır. Hasattan sonra; kuru üzümler serin ve kuru ortamlarda depolanmalıdır. Kuru üzümler plastik kasa veya temiz, sağlam ve küçük çuvallar içinde depolanmalı, çuvallar yer veya duvar ile temas etmemeli, çuvalda 5 sıradan fazla üst üste istifleme yapılmamalıdır. Depolama yerinin sıcaklığı 5-10 °C ve % 65 nem koşullarını içermelidir. Depoda bulunan kuru üzümler kesinlikle ıslatılmamalıdır ”dedi. “Üreticilerimiz mantar gibi türeyen dolandırıcılara ürününü kaptırmasınlar” Bir yıl boyunca zor şartlar altında emek vererek yetiştirdikleri üzümlerini satacağı kişi ya da şirketler konusunda Üreticilerin dikkatli olmaları gerektiğini belirten Aksoy, “ Kuru üzümde Ağustos Ayında başlayan ve halen devam eden hasat döneminin başlamasıyla birlikte üreticilerimiz bir yıl boyunca zorlu şartlar altında emek vererek yetiştirdikleri üzümlerini satacağı kişi ya da şirketler konusunda dikkatli olsunlar. Her yıl bu dönemde mantar gibi türeyen dolandırıcılara ürünlerini kaptırmasınlar. Üreticimiz bu konuda çok dikkatli olmak zorunda, kendilerine alıcı kılığında gelenlerden vergi levhası, şirketin ticari sicil gazetesinde yer alıp almadığı, ticaret odasında kayıtlı olup olmadığını araştırmaları ve her şeyden emin olduktan sonra ürünlerini pazarlamaları gerekiyor. Bu konuda Borsamıza da danışabilirler. Kendilerine tüccar olduğunu belirterek gelen kişi zaten yalan söylüyorsa ve amacı çiftçiyi dolandırmaksa, bu araştırmadan çekinip ortadan kaybolacaktır. Bizim iyi niyetle alışveriş eden tüccarlara sözümüz yok, fakat çiftçiyi dolandırmak adına tüccar kimliğine bürünenler, hem üretici hem de gerçek tüccarları mağdur etmesin diye bu önemli uyarıyı yapmakta yarar görüyoruz. Üreticilerimiz, bir yıl boyunca büyük emek, fedakârlık ve sıkıntı içinde yetiştirdiği ürünlerin dolandırıcıların eline geçmemesi ve bu işten haksız kazanç sağlamamaları için çok dikkatli hareket etmesi gerekiyor’’ dedi.